2. Uluslararası Ahıska Türklerinin Hukuki ve Sosyal Sorunları Sempozyumu Yapıldı

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı’nın düzenlediği sempozyum, Ahıska Türklerinin sorunlarına dikkat çekti.

2. Uluslararası Ahıska Türklerinin Hukuki ve Sosyal Sorunları Sempozyumu Düzenlendi

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı, 2. Uluslararası Ahıska Türklerinin Hukuki ve Sosyal Sorunları Sempozyumunu gerçekleştirdi. Sempozyum, İletişim Başkanlığı Konferans Salonu’nda gerçekleşti.

Ahıska Bölgesinin Önemi Vurgulandı

Açılışta, Giresun Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölüm Başkanı Prof. Dr. Yalçın Sarıkaya, Ahıska bölgesinin Türkiye için uzak bir coğrafya olmadığını ifade etti. Türk dünyasının artık Türk Devletleri Teşkilatı ile anıldığını belirten Sarıkaya, bu teşkilata üye devletlerin bağımsız olmasına rağmen, başka devletlerin bayrağı altında yaşayan Türklerin varlığını da hatırlattı.

Ahıska Türklerinin Tarihsel Süreci

Cumhurbaşkanlığı Güvenlik ve Dış Politikalar Kurulu Üyesi ve Türkiye Azerbaycan Dostluk İşbirliği ve Dayanışma Vakfı (TADİV) Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Aygün Attar, Ahıska Türklerinin sürekli sürgün yaşadığını belirtti. Ahıska Türkleri Birliği Genel Başkanı Ziyatdin Kassanov, bu topluluğun 9 farklı ülkede yaşamalarına rağmen kültürel değerlerini koruduklarını vurguladı. Kassanov, “Bizi yurdumuzdan, topraklarımızdan ayırdılar ve tarihin derinliklerinden gelen değerlerimizi yok etmeye çalıştılar,” dedi.

Ahıska Türkleri için Ortak Strateji Geliştirilmesi Önerildi

Azerbaycan Milletvekili Fazıl Mustafa, ülkesinin Ahıska konusuna her zaman özen gösterdiğini dile getirdi. Mustafa, Türk devletlerinin ortak bir alfabe oluşturması ve Türk toplulukları için strateji geliştirmesi gerektiğini belirtti. Ayrıca, Ahıska Türkleri ile ilgili kararların parlamentolarda değerlendirmenin önemine değindi.

Ahıska Türklerinin İnsan Hakları Mücadelesi

Gençlik ve Spor Bakan Yardımcısı Safa Koçoğlu, 500 binden fazla Ahıska Türkü’nün 9 ülkede kimliklerini ve kültürlerini koruma mücadelesi verdiğine işaret etti. Koçoğlu, bu durumun yalnızca tarihsel değil, günümüzde de devam eden bir insan hakları meselesi olduğunu vurguladı ve, “Uluslararası platformlarda konunun farkındalığını artırmak için çalışmalar yapmalıyız,” ifadesini kullandı.

Sempozyum, açılış konuşmalarının ardından devam etti.